Yunus Emre Camii İmam-Hatibi

 

Yaklaşık iki yıldır, gün aşırı Yunus Emre Camii’ne uğruyorum. Çoğunlukla da son kitap çalışmam için gözlem ve inceleme yaparım.

Bu süre içinde birkaç kez imam değişikliği oldu.

Son imam, farklı özellikleri ile dikkatimi çekti.

Çünkü alışılmış imam örneklerinin dışında bir görünüm sergiliyor!

Hocanın ne adını biliyorum ne de kendisini tanıyorum.

Ama bende farklı bir etki bıraktı.

Ani bir kararla bu yazıyı yazmaya karar verdim. Belki tashih de yapmayacağım!

Emrullah Hatipoğlu edası var!

Emrullah Hatipoğlu, Sultanahmet Camii emekli imam-hatibidir. Soyadı gibi hatip, ciddi, ağırbaşlı, vaiz, çok yönlü, örnek bir imam-hatiptir. İnandığı gibi yaşayan; yaşadığını söyleyen cesur ve karizmatik bir kişiliktir.

Moda tabirle idoldür.

Üniversite okuduğum 90’lı yıllarda arkasında bolca namaz kılıp kendisini çokça izleme ve dinleme fırsatım oldu.

Emrullah Hatipoğlu; her cuma, gür ve hükmedici sesi ile yarım saati geçkin etkileyici bir vaaz verirdi. Hutbeleri de aynı şekilde olurdu.

Sünnet namazlarını cemaat içinde ya da en arka safta kılar; kamet esnasında ağır ağır yürüyerek mihrabın önüne gelirdi.

Hemen namaza durmazdı. İlk olarak cemaatin saf düzenine bakardı. Bölük pörçük safları sevmezdi. Bıkmadan usanmadan cemaate “Boş saf bırakmayın.” diye uyarır; tüm saflar doluncaya kadar beklerdi. İkindi namazlarını mutlaka bir aşr ile bitirirdi.

Yunus Emre Camii imamı da Emrullah Hatipoğlu gibi cemaatin saf düzenine çok dikkat etmektedir. Yarım safları kibarca öndeki boş saflara yönlendirmektedir.

Ta ki doluncaya kadar!

Bilmeyenler için söyleyelim! Camide safların sıklığı; toplumun aynasıdır. Camide saflar ne kadar sık ise toplumda da bireyler o kadar birbirine bağlıdır.

Peygamberimiz de hadislerde, şiddetle safların sıkı olmasana vurgu yapmıştır.

Cemaat ile iletişimi üst düzey!

İnsanlar gün boyu hep aynı duygusal düzeyde olamazlar. Gün içerisinde, inişli çıkışlı ruh halleri vardır. Ama hoca, günün her saatinde cemaate, samimi bir vücut dili yanında güler yüz ve sıcaklık ile yaklaşmaktadır.

Hocanın kıraatında makam da var; ezgi de var!

Makam bilgisi olduğu belli. Ama hoca; makamlı okumaya kendi ezgisini de katarak daha samimi bir üslup kazanmış.

Tadil-i Erkana dikkat üst düzeyde!

Maalesef bazı imam örnekleri, aceleci cemaat gibi namaz kılmaktadır. Rükû, secde, oturuş ve kalkış aralarını çok hızlı yapmaktadır.

Hele rükû’dan kalkamadan secdeye varmak yok mu!

Yarış eder gibi!

Yunus Emre Camii imamı, namazda tadil-i erkâna dikkat ettiği gibi namaz içi tekbirleri, kalkış ve oturuşlara uygun tonlama ile yapmaktadır. Yani rükû ve secdeye gidişte, oturuşlarda yumuşak tonda; kalkışlarda yüksek tonda “Allahu ekber” söylemektedir.

Öğle namazlarından önce vaaz, ikindi sonrası aşr!

Alışıldık örnekler gösteriyor ki, namaz bitince herkes camiyi terk eder. Yunus Emre Camii imam-hatibi, bazı öğle namazlarında vaaz ediyor ya da bir görevliye vaaz verdiriyor.

Ayrıca zaman zaman ikindi namazlarının sonunda aşr okumaktadır. Güzel sesli birinden namaz sonrası aşr dinlemek o namazın hediyesi gibidir. Mutlaka her camide uygulanması gereken bir keyiftir.

Hoca egosuz!

İzlediğim kadarı ile hocanın zaman zaman misafirleri ya da arkadaşları da camiye geliyor. Gelen misafirlerine hemen cübbeyi verip cemaatin önüne sunmaktadır. Cami cemaati küçük çocuklara sorumluluk verip müezzinlik yaptırdığı da görülmektedir.

Bütün bunları niye mi anlattık?

Ortada sıra dışı diyebileceğimiz bir imam var! Bir şeyler yapmak istiyor. Güzel şeyler yapmak istiyor. Ama en önemlisi; sağlam karakter ile mesleğini en iyi şekilde icra ediyor.

Çünkü imamlık; temsil yönü daha fazla olan mesleklerdendir. Ve imam-hatipler; imametleri ile İslami misyonu taşıma gibi ağır bir yük altındadır. Bu noktada örnek imam-hatiplere ihtiyaç var. Daha da önemlisi model insanlara ihtiyaç var!

Bize düşen de güzellikleri, olabildiğince gösterebilmek ve yaygınlaştırmaktır.

Nitelikli ve içerikli insanlarımızla ileri düzey bir toplum olabileceğimizi unutmayalım!

Türkiye’nin süper imamları da var!

Türkiye’de her şehirde sıra dışı imamlara rastlamak imkan dahilindedir.

Ama bir de süper imam var!

Ahmet Yüter!

Ahmet Yüter, düşüncelerin ve tahminlerin ötesinde etkinlikleri olan bir imam.

Komple bir insan!

Zeytinburnu Çinili Camii eski imam-hatibi. Yeni görev yeri,  Güngören’de Yıldız Üniversitesi Kampus Camii. Aynı zamanda araştırmacı yazar.

1994’ten beri camiinde sıra dışı konuklar, vaazlar veriyor. Ulusal düzeyde tanınmış şair, yazar, yönetici, akademisyen, polis, asker ve farklı uzmanlar, Ahmet Yüter’in camilerinde vaazlar verdi. Ahmet Maranki ve Bekir Sıtkı Erdoğan bunlardan sadece bir kaçı. Bir bakıma camiyi üniversiteye çevirmiş.

Ahmet Yüter ilgili ayrıntılı bilgilere aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz:

https://www.youtube.com/user/AydinlarCamide

http://www.nesilyayinlari.com/yazar.php?id=418

http://www.yenisafak.com/yenisafakpazar/camiiyi-universite-yapan-imam-257406

Not: Yusuf Yıldırım, Karaman kültürüne katkı sağlamak ve kamuoyunu bilgilendirmek için yazılarını, belirli yayın organlarına göndermektedir. Yukarıda yayınlanan yazının tüm hakları “5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu” çerçevesinde Yusuf Yıldırım’ın kendisine aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Alıntı yapılan yazının bir bölümü, alıntılanan köşe yazısı/habere aktif link/kaynak sayı-no verilerek kullanılabilir.

https://www.karamandauyanis.com/yazarlar/yusuf-yildirim/yunus-emre-camii-imam-hatibi/806/