Karaman’ın son 50 yılında en çok adı geçenlerden biri!
Yılmaz Babaoğlu!
Aile babası, iş adamı, tüccar, patron, eğitimci ama hepsinden
önce kâmil bir insan!
1934 yılında Sebze Pazarı’nın meşhur tüccarı Kel Osman ve
Fadime Hanım’ın tek çocuğu olarak dünyaya geldi. İlkokulu bitirir bitirmez
babasının yanında iş hayatına başladı. 1950li yıllar evlilik, 4 çocuk ve askerlik
ile hızlıca geçti. 1966 yılında BİFA’nın ortağı olması ile hayatında beklediği
dönüm noktası başladı. Kurumsal ve profesyonel yönetim anlayışı ile BİFA’yı ulusal
bir şirket seviyesine ulaştırdı. 1980ler, BİFA’nın sosyal ve eğitim işlerinin
içine etkin bir şekilde girdiği yıllar oldu. 2000ler, BİFA’da profesyonel
işletmeciliğin yerleştiği yıllardır.
Yılmaz Babaoğlu’nun BİFA ile 1966 yılında başlayan serüveni,
ulusal bir holding, üç devlet okulu, bir
özel okul ve BİFA Sosyal Hizmetler ve Eğitim Vakfı olarak günümüze geldi.
İş adamı olduğu kadar bir hayırsever insan olan Yılmaz Babaoğlu
ile eğitim hizmetlerinin arkaplanını konuştuk:
- Eğitim hayatının içine nasıl girdiniz?
Yılmaz Babaoğlu: Benim temel prensibim insanl
ara faydalı
olmaktır. Benim için çalışanımı kazanmak birincil problemdir. İş sonra gelir.
Eğer çalışan, iş ortamında mutlu değilse yaptığı iş de iyi olmaz. Çalışanımın
yaşam kalitesini yükseltmek için maddi kazanımlar yanında manevi imkânlar da
sağlanmalıdır. Bunun için de çalışanlarımı, sosyal, kültürel olarak da
desteklemeye çalışırım. 1966 da ortak olduğum BİFA’yı da bu anlayış ile yönettim.
Gelelim senin soruna!1980ler’de buralar (BİFA) tenha idi. Soğuk
kış şartlarında buradan okula giden çocukları görüyordum. Bu çocuklar yayan
yapırdak, üstleri başları açık, çantaları yerlerde sürünerek şehir merkezindeki
okullara gidiyorlardı. Bunları gördükçe de bir şeyler yapmam gerektiğini
düşünmeye başladım. Kendi vicdanımda “Niye bu çocuklara daha kolay eğitim
fırsatı hazırlamıyoruz?” diye eleştiri yaptım. Sosyal sorumluluk bilinci ile de
eğitim hayatı içine girdim.
- İlk yaptırdığınız okul hangisi idi?
Yılmaz Babaoğlu: BİFA1 İlkokulu. 1986 yılında dönemin
belediye başkanını arayarak bir okul için arsa yeri göstermesini söyledim.
Dönemin belediye başkanı da Cumhuriyet Mahallesi’nde, şimdi BİFA Orta Okulu
olarak görev yapan okulun yerini gösterdi. Böylece BİFA Şirketler Topluluğu
olarak Karaman’a ilk okulumuzu hediye etmiş olduk.
- Sonra hangi okulları yaptırdınız?
Yılmaz Babaoğlu: 1990 yılında BİFA Ortaokulu’nu yaptırdık.
Burası 2001 yılında liseye dönüştürüldü. Halen BİFA Lisesi olarak hizmete devam
ediyor. 1995 yılında ise Yılmaz Babaoğlu İlkokulu’nu yaptırarak devlete teslim
ettik.
- 2000 yılında Karaman’ın ilk özel okulu olan Özel Babaoğlu
İlkokulu’nu açtınız? Özel Babaoğlu İlkokulu arz mı idi, ihtiyaç mı idi?
Yılmaz Babaoğlu: Daha önce yaptırdığımız okulları devlete
teslim ediyorduk. Ancak kendi anlayış ve ilkelerimize uygun insan yetiştirmek
bir zorunluluktu. Buradan hareketle daha kaliteli bir eğitimi verebilme
imkânının özel okul aracılığı ile olacağını gördük. Böylece 2000 yılında Özel
Babaoğlu İlkokulu’nu yaptırarak eğitim-öğretim alanında hizmete başladık. Özel
Babaoğlu bir arz mı idi? Tabii ki arz idi. Bizim için ihtiyaç olan Karaman için
arz durumunda idi. Karamanda alternatif ve daha kaliteli bir eğitim düşüncesi
oluşmamıştı. Özel Babaoğlu Koleji, Karaman’da bir model ve örnek olmuştur.
Nitekim Özel Babaoğlu’ndan sonra iki tane daha özel okul açılmıştır.
- Özel Babaoğlu, Karaman için bir ilkti. Acaba yürümez diye bir
endişeniz oldu mu? Hedeflediğiniz yerde misiniz?
Yılmaz Babaoğlu: Endişe mutlaka olmuştur. Ancak riskleri
göze almadan bir iş yapma ve başarma imkânı yoktur. Özel Babaoğlu ile ilgili
hedef ve beklentilerimizin birçoğuna daha ilk yılımızda ulaştık.
Şu anda Özel Babaoğlu Koleji’nin geleceği de garanti altına
alınmıştır. Kolej, ne benimdir ne de şirketindir. Yarın BİFA bir yerlere
satılabilir. Ancak koleji kimse alıp satamaz. Okulun mülkiyeti ve tüm hakları
BİFA Eğitim ve Sosyal Hizmetler Vakfı’na devredilmiştir. Sonsuza kadar varlığı
ve hizmeti garanti altına alınmıştır.
- İlk yaptırdığınız okullara BİFA adını verdiniz. Ancak
sonraki okullar, sizin adınızı aldı?
Yaptırılan okulların maliyetini sadece ben karşılamıyordum.
Okullar şirket adına yaptırılıyor ve maliyeti şirket hesabından karşılanıyordu.
BİFA da o zamanlar çok ortaklı bir şirket idi. Yaptırdığımız okulların
maliyetini, şirket karşıladığı için BİFA adını okullara vermek zorunluluktu.
Dolayısı ile şirketin yaptırdığı okullara benim adımın verilmesi söz konusu
olamazdı. Şirket ortağımız BİFA’dan ayrıldıktan sonra yaptırdığımız okulların
maliyetini tek başına biz karşıladığımız için kendi adımızı rahatça verebildik.
- Birçok öğrenciye de burs veriyorsunuz?
Yılmaz Babaoğlu: 1987 yılında BİFA Eğitim ve Sosyal
Hizmetler Vakfını kurduk. Bu vakıf aracılığı ile her yıl belli bir sayıda
öğrenciye burs veriyoruz. Çalışanlarımızın çocuklarından üniversite hayatına
devam edenlere öncelikli burs veriyoruz.
“Her şeyi parayla satın alabilirsin. Ama hiç tanımadığın bir
insanın içtenlikle gülümsemesini asla satın alamazsın.”
Bu sözümün en güzel örneği burs verdiğimiz öğrencilerimizle
gerçekleşmektedir. Zaman zaman gençlerin, yanımıza yaklaşıp selamlaşarak içten,
minnet dolu teşekkürleri bizleri çok duygulandırmaktadır. Burs verdiğimiz
öğrencileri, öğretmen, doktor, mühendis, mimar olarak görmenin zevk ve
heyecanını anlatmaya kelimeler yetmez.
- Başka destek ve hizmetleriniz var mı?
Yılmaz Babaoğlu: Çalışanlarımızdan bir şekilde yetim ya da
bakıma muhtaç duruma düşmüş çocukları sahipleniyoruz. Adları bizde saklı olan o
çocukların temel ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Eğitimlerini sonuna kadar
sağlıyoruz. Onlara iş veriyoruz.
- Genel olarak öğretmen ve öğrencilere yönelik
çalışmalarınız var mı?
Evet. Bu yıl Yılmaz Babaoğlu İlkokulu’nda başlattığımız bir
çalışma ile il düzeyinde 15000 öğrenciye kitap dağıttık. Daha önceki yıllarda
da hem öğretmenlere hem öğrencilere kitap dağıtımı yaptık. Dağıtılacak
kitaplarla ilgili bir kitap tespit komisyonu kuruyoruz. Seçtikleri ve tavsiye
ettikleri kitapları dağıtıyoruz. Yarının yetişkinleri olacak çocuklarımıza ve
onları yetiştiren öğretmenlerimize imkân dâhilinde desteklerimiz sürecektir.
Şu an bağış işleri ile oğlum Necati ilgileniyor. Bende böyle
bir ideal, hizmet yolunda işbirlikçi olarak devam ettiği için kendisini her
zaman tebrik ederim. İnsanların gelişmesi ve donanımlı hale gelmesi yolunun
okumadan yani eğitimden geçtiğini kendisi benden daha iyi bilir. İnsana hizmet
yolunda benim başlattığım ideal ve çalışmaları, devam ettirdiği için sizin
nazarınızda teşekkür ederim.
- Karaman ve geleceğe yönelik mesajlarınız var mı?
Biz BİFA ailesi olarak şöyle bir ilke edindik:
“İçinde yaşadığı toplumun yaşam kalitesini iyileştirmek için
ekonomik, çevresel, kültürel ve sosyal gelişmelere destek vermek; BİFA’nın
kurumsal sosyal sorumluluk ilkesidir.”
Bu ilke çerçevesinde genelde topluma, özelde eğitim alanında
birçok hizmet verdiğimize inanıyorum. Çalışmalarımız bir hizmet yarışıdır. Asıl
hizmet insana hizmet etmektir. Bu kulvardaki yarış devam edecektir. Dilerim
bizim başlattığımız bu yarış, Karaman geneline yayılır ki, Karaman,
yetiştirdiği donanımlı insanları ile müstesna bir şehir olur.
- Yılmaz Abi bana vakit ayırdığın için teşekkür ederim.
Yılmaz Babaoğlu: Ben de duygularımı ve düşüncelerimi aktarma
fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim.
Teşekkürler! Yılmaz Babaoğlu ile röportaj yapmamda himaye ve desteklerini eksik etmeyen hocam Ali Konukseven
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder