2010’ların ortasında tam dip yapmıştı. Tüm şehrin gece gündüz dil
bayramı kutladığı 60’lı yıllardan sonra sadece çelenk koyma törenlerine dönüşen
Türk Dil Bayramlarını da gördü bu şehir. 61 yıllık geçmişi olan Türk Dil
Bayramlarının bütününe bakıldığında özellikle 2000’lerden itibaren başlayan hızlı
bir düşüş görülür. Daha da kötüsü her dil bayramı sonunda bir analiz ve
değerlendirme yapılacağına işin kolayına kaçılarak başarısızlıklarda tek
tarafı, halkı suçlamak da bir gelenek olmuştur. Oysa ortak aklın
çalıştırılmadığı tüm projelerde sonuç hep hüsrandır. Tüm dünyada da durum böyledir.
Bu yıl Karaman, geçmişten bir ders çıkarmak istedi. Yılların sönük
geçen dil bayramlarına inat, Karaman, bu yıla çok ciddi ve sıkı çalıştı. Kamuoyu
bilmese de 745. Türk Dil Bayramı etkinlikleri hazırlık ve planlanma çalışmaları
altı ay önceden başladı. Ve Karaman’ı kucaklayan çok yönlü etkinliklerden
oluşan bir bayram gerçekleştirildi.
Dikkatlerden kaçmış olabilir, 745. Türk Dil Bayramı etkinliklerinde
öne çıkan birçok öge ve etken var. Bunların bilinmesi, kayıt altına alınması
lazım.
Dil Bayramı bir haftaya ve çok
mekâna yayıldı.
Çoğunlukla 13 Mayıs sabahlarında resmî törenle başlatılan dil
bayramları bu yıl 10 Mayıs’ta, Konya Olgunlaşma Enstitüsünün Çeşmeli Kilise’de
açılan Baştacı sergisiyle başladı. Etkinlikler 15 Mayıs akşamına kadar devam
etti. Etkinliklerin belli başlı mekanları ise Taş Bina, Yunus Emre Nikah
Salonu, KMÜ 15 Temmuz Konferans Salonu, Çeşmeli Kilise, Atatürk Parkı, Tren
Garı, İstasyon Caddesi, İsmet Paşa Caddesi ve Aktekke Meydanı oldu. Tartan
Konağı, Lütfi Elvan Kongre Merkezi gibi önemli mekanlar bu yıl planlamada
düşünülemedi.
Etkinlikler kültürel yelpazede çeşitlendi.
Bu yılki, dil bayramına birçok kültürel alandan birçok etkinlik
dahil edildi. 745. Türk Dil Bayramı Şölen Yürüyüşü, fener alayı, başta resim
olmak üzere sanat sergileri, konserler, konferans ve paneller, spor
faaliyetleri bu dil bayramının omurgasını oluşturdu.
Takip edebildiğimiz kadarıyla gerçekleşen etkinlikler şöyle idi:
Baştacı Sergisi, Konya Olgunlaşma Enstitüsü, 10 Mayıs
Resim Sergisi, Zühal Tuna ve öğrencileri, 11 Mayıs
Hayati İnanç Konferansı, Seka-Sar Vakfı, 12 Mayıs
Şölen Yürüyüşü- Karaman Belediyesi, 13 Mayıs
Resmî Tören ve Resmi Konuşmalar- Karaman Valiliği, 13 Mayıs
Uygarlık Dili Türkçe, KARTAP, 13 Mayıs
Arkeolog Yusuf Benli’nin Karamanoğlu Mehmet Bey’in Mezarı Konferansı, KARTAP, 13 Mayıs
Fener Alayı, Karaman Belediyesi, 13 Mayıs
Karaman Şahsiyetleri Kitre Bebek Sergisi, 13 Mayıs
Yunus Emre’den Katreler Sergisi, KARTAP, Ethem Büyükköse, 13 Mayıs
Türk Dil Bayramları Resim Sergisi, KARTAP, 13 Mayıs
Vitrin Yarışması Ödül Töreni, KTO, KARTAP, 13 Mayıs
Bisiklet Yarışması, 14 Mayıs, İKEV, Karaman Valiliği, 14 Mayıs
Atık Malzeme Resim Sergisi, Özden Uysal, 14 Mayıs
Ahmet Taşağıl Konferansı, KARTAP, 14 Mayıs
Avcılık Spor Yarışmaları, 15 Mayıs, KARTAP, Karaman Avcılar ve Atıcılar Spor Kulubü
Bisiklet Yarışması Ödül Tören, 15 Mayıs, İKEV
Taş Bina ve Çeşmeli Kilise’deki sergiler de beklenilenden fazla
ilgi uyandırdı. Burada temsilin ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Sergi
sahipleri Zuhal Tuna, Filiz Sertan Kızıl, Özden Mısırlıoğlu Uysal hanımlar hem
sergileriyle hem de temsilleriyle dil bayramına büyük katkı verdiler.
Dil bayramlarının olmazsa olmazı panel ve konferanslar da
birbirinden ilginç geçti. Arkeolog Yusuf Benli Bey’in, Mehmed Bey’in mezarına
dair konferansı, Ahmet Taşağıl Hoca’nın genel Türk tarihine dair konuşmaları
kaçırılacak cinsten değildi. Özellikle Yusuf Benli’nin Karamanoğlu Mehmed Bey’e
ait olduğu düşünülen mezar sandukasına ait konferansı öncesi ve sonrasıyla
büyük heyecan verdi. Bu konferansın etkisi, sonraki dönemlerde daha da iyi
hissedilecektir.
KAREV’in Türk Sanat Müziği konseri hakkında çok şey söylenebilir.
Ama şu var ki, KAREV Türk Sanat Müziği Korosu artık Karamanlı’dır, diyebiliriz.
Bu kaçıncı konserleri sayılamaz oldu. Ama her bir konser ayrı bir heyecan
yaratmakta. Cumartesi gecesindeki konser de heyecan kasırgası biçiminde geçti.
Hem solistler hem de saz heyeti ilk kez sahneye çıkıyormuşçasına coşkulu bir program
sundu. Seçkin dinleyici kitlesi de hemen hemen tüm şarkılara eşlik etti.
Dil Bayramı son gününün ana etkinliği ise Bisiklet Yarışması idi.
İKEV’in bir projesi olan bisiklet yarışmasına Türk Bisiklet Federasyonu
yönetiminde 400 bisikletli geldi. 14 Mayıs’ta Karadağ zirvesine son bulan bir
yarışma düzenlendi. 15 Mayıs Pazar günü ise şehir içinde bisiklet yarışması
düzenlendi. Pazar günü vatandaşlar, deyim yerinde ise bir bisiklet gp’si yaşadılar.
Aktekke Meydanı’nı ve kaleyi çevreleyen yollar, bisiklet yarışması için trafiğe
kapandı. Yarışmalar ikindine kadar devam etti. Ödül töreni ile yarışmalar bitti.
Korsan haber ya da elinden gelenin
en iyisini yapmak!
Memleket böyle ucuz yollu işleri çok gördü. Ve Karaman’da da
yaşandı bu olay. Masa başı habercilik deniyor buna. Diğer adıyla asparagas
haber diyoruz buna. İşte Yusuf Benli konferansının iftira yollu korsan haberi
yapılmış. Karaman’daki dil bayramıyla hiç ilgisi alakası olmayan yurttaşlardan
birisi etmiş edememiş, yatmış pusuya. Ve Karaman’da Uyanış’ın “Arkeolog Yusuf
Benli: Karamanoğlu Mehmed Bey'in Mezarı Konya'da, Mevlâna Asitanesi'nde” haberi
üzerinden ve kaynak göstermeden cehaletini kusaraktan asparagas tarzı haber
yapmış. (https://www.karamandauyanis.com/arkeolog-yusuf-benli-karamanoglu-mehmed-bey-in-mezari-konya-da-mevlana-asitanesi-nde/62386/). Ne deseniz
yakışır artık… Elinizden geleni arkanıza koymayın. Devam…
ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYANLAR!
Vali Mehmet Alpaslan Işık!
Kendisine sunulan 745. Türk Dil Bayramı programını hiç düşünmeden
kabul etti. “Evet bu paydaşlarla bu program gerçekleştirilecek!” dedi.
Soranlara şu cevabı mutlaka vermiştir: Dil bayramına dair böyle etraflı,
derinlikli, vizyoner ve alternatif program getirin hemen kabul edeyim.
Başkan Savaş Kalaycı!
Sayın Başkan, gerçek bir Karaman Sevdalısı. Onun onayladığı,
yürüttüğü her bir etkinlik büyük kabul görüyor. 2019 Karaman Kitap Fuarı, Türk
Dünyası Şöleni gibi etkinlikler kitlesel karşılık görmüştü. Nitekim 745. Türk
Dil Bayramı şölen yürüyüşü ile fener alayı da Karaman halkınca sahiplenildi ve
büyük bir kalabalık ile gerçekleştirildi.
Rıza Duru!
745. Türk Dil Bayramı’nın tam merkezinde, merkez noktasında o var.
Bir bakıma koordinasyon ve yürütme merkezi gibi çalıştı. Karizmatik, yapıcı ve
birleştirici kişiliğiyle tüm paydaşlara heyecan vererek 745. Türk Dil Bayramı programı
içine dahil etti. Yukarıdaki sayılan etkinliklerin planlanması ve organize
edilmesinde Rıza Duru’nun yeri yadsınamaz.
Ethem Büyükköse
İster sekretarya, isterse işçi ya da hammal deyin. Tüm
etkinliklerin arkasında o var. Arı gibi çalışıyor. Mutlaka bir konuda bir fikri
vardır. Anlasın anlamasın kafasına takılan bir işe atlar ve gerçekleştirir.
Karamanulak, Ahmet Taşağıl konferansı, Yusuf Benli konferansı, KARTAP dergisi
ve dahası ne varsa hepsi onun düşünceleri altından çıktı.
Osman Nuri Koçak
Tam bir akil insan. Dedikodu yok. Fitne yok. Sisli havada pusuya
yatmak, başkalarını iftira yolu ile yok etmeye çalışmak yok. Laf ebeliği yok.
Kalem ebeliği yok. Ha unutmadan bir de omurgasız biçimde gevezedelik ve
zevzeklik de yok. İnsanlarla uğraşmak yok. Sadece düşünce üretmek, düşünceler
üzerinden proje üretmek. Geçmişin üzerine geleceği inşa etmek. İşte bunların
hepsi Osman Nuri Koçak. Devamında 745. Türk Dil Bayramı programının şekillenmesinde,
olgunlaşmasında ustaca müdahaleler etti. Eski dil bayramlarının havasını
Karaman’a tattırmak için büyük uğraş verdi, fikirler verdi. Şölen yürüyüşünü
ilk söylediğinde ocak ayı idi. Daha da ötesinde şölen yürüyüşünü tekdüzelikten
çıkardı. Şölen yürüyüşünün içine yaratıcı etkinlikler koydu. Bir başka muhteşem
buluş ise “Türkçe Andı” idi. Türkçe Andı’nı gündeme getirdiğinde geçen kasım
ayı idi. Saymakla bitmez…
Sami Özdağ
Sami Özdağ Bey’i hiç tanımam ve hiç karşılaşmadım. Ama kabul ederse
31 yıl öncesinde gelen bir hukukum var kendisiyle. Üniversite öğrenciliği
yıllarında burs alabildiğim tek şirket Saray Bisküvi idi.
Sami Özdağ, kültüre yaptığı hizmetlerle son yıllarda daha fazla
görünüyor olabilir. Sanıldığının aksine o, çok daha öncelerden Karaman kültürüne
destek vermektedir. 2007 yılında hazırlattığı ve meraklılar ile uzmanların baş tacı
ettiği yedi ciltlik “Karaman Tarihi ve Kültürü” her babayiğidin
üstesinden gelebileceği bir proje değildir. Bugün bu projenin parasal karşılığı
milyonları aşmaktadır. Daha da ötesinde bu bir gönül işidir. Sami Özdağ, Yunus
aşkı ile geçen yıl bir Yunus Emre kitabı hazırlattı. Ve bu yıl 745. Türk Dil
Bayramı’na da önemli bir etkinlik ile katkı verdi. Tanınmış isimlerden Hayati
İnanç’ı Karaman’a getirterek Karamanlıların gönüllerini fethetti.
İhsan Duru
Kendisini üç
gün boyunca izledim. İhsan Duru Bey, ilk kez İKEV Başkanı olarak Karaman’da
etkinliklere katıldı. Hiç de öyle iş insanı gibi durmuyordu. Sessiz ve doğal
görüntüsüyle sıradan bir izleyici kimliğindeydi. Yetişebildiği kadarıyla etkinliklere
katıldı. Özellikle konferans ve panelleri hiç atlamadı. Salonda oturuş konumuna
gelince. Malumdur yöneticilik hastalığına tutulmuş olanlar, kendileri buyur
edilmeseler bile programlarda en önde olmayı isterler. Açılışlarda mutlaka
kurdeleye bir şekilde dokunurlar. Toplantılarda en ön sırada mutlaka bir yer
bulurlar. Ama İhsan Duru Bey, bir vatandaş sadeliğiyle toplantılarda orta
sıralarda oturdu. Birçok konuda derinliği olmasına rağmen o, bir dinleyici
rolünün dışına hiç çıkmadı. Kendisini gösterme hastalığına tutulmadı. Hiçbir
şekilde Duru Bulgur’un sahibi olduğunu dışa vurmadı. Mütevazi noktasında
kalabilenlere selam olsun.
İhsan Duru
Bey’in 745. Türk Dil Bayramı’nda yarattığı farkındalık ise Karaman’da ulusal
bisiklet yarışmasını yaptırmak oldu. Türkiye’nin her yerinden 400 bisikletçi
iki gün boyunca Karaman’da yarışmalara katıldı. Onlar Karaman’ı tanıdı,
Karamanlılar üst düzey ve profesyonel bir organizasyonu ayaklarında izlediler. Bu
organizasyonun bir de görünmeyen tarafı var. Dil bayramı kadar büyük bir
organizasyon. Valilik, il sağlık müdürlüğü, il emniyet müdürlüğü ve Türkiye
Bisiklet Federasyonu ile birlikte bu etkinliği üstelik ulusal bir etkinliği
sorunsuz yapabilmek her türlü sözün üzerindedir.
Veli Bozkır
Veli
Bozkır Bey, ne zaman ihtiyaç olsa Karaman’ın hizmetinde olan biri. Tren
garından indi ve ayağının tozuyla şölen yürüyüşüne katıldı. Sergi
açılışlarında, panel ve konferansların tamamında vardı. Ve KAREV Türk Sanat
Müziği korosunun 14 Mayıs gecesi nefis bir konser vermesine de vesile oldu.
Mehmet Oltan
Mehmet
Oltan Bey’in de 745. Türk Dil Bayramı’ndaki katkıları ve etkisi yadsınamaz.
Öncelikle
Mehmet Oltan Bey, Karaman Arşiv adlı Facebook sayfasında dil bayramı
etkinliklerini hem öncesinde hem de etkinlikler süresince sürekli paylaştı. Bu
tam ve doğru gazeteciliktir. Bilgiyi ve haberi kaynağından tam alıp doğru
aktarmak gazeteciliğin tam adıdır. Çünkü içinde yalan yok, manipülasyon yok,
kırpma kesme yok, iftira ve dedi kodu da yok. Haber hırsızlığı da yok. Bunun
haricinde Mehmet Oltan Bey, Karaman için gönülden çıkarsız umarsız ve hesapsız
çalışmaktadır. Bunun ötesinde ise bizzat cebinden para harcayıp 745. Türk Dil
Bayramı’nda etkinlik gerçekleştirdi. Tarihi Türk Dil Bayramları Fotoğraf
Sergisi işte tarif ettiğimiz etkinliğin adıdır.
Kamu
bütçesini delik deşik etmek nere; cebinden para harcayıp yüreğini ortaya koyup
bireysel etkinlik üretmek nere!
Çok
teşekkürler Sayın Mehmet Oltan!
745. Türk Dil Bayramı’nın Maliyeti
Bazıları
inanamayacak, bazıları kafayı yiyecek, bazıları kudurdukça kuduracak. Rant
üşüşücülerine ters bir durum. Ama durum
böyle. Bu dil bayramında her paydaş kendi bütçesini kendi oluşturdu. Devletin
kasasından uçuk paralar çıkmadı.
Mercedes görünümlü Hacı Murat 124’lere gelince!
Anlatsam
bir türlü anlatmasam bir türlü. Diller sustu, kalemler kırıldı, kulaklar sağır,
gözler kör oldu. Bu nasıl bir travma, bu nasıl tahribat, bu nasıl bir hezimet? Kimisi
şehri terk edip dağa çıkmış, kimisi bahçelerde güzellemelere dalmış. Üç maymunu
oynamak da yeterli gelmemiş. Onlar kim mi? Onlar herkes. Onlar taşralı zihniyetteki
herkestir. Taşralı zihniyettekiler ne bir iş ortaya çıkarırlar ne de ortaya iş
çıkaranlara yol açarlar. Ayrıca kendi önlerine geçilmesine tahammülleri yoktur.
Ya değilse bir şekilde iftira, dedikodu vb. binbir dolapla rakiplerini yok etme
yoluna girerler.
Bir
özellikleri daha vardır. Önden Mercedes gibi pasparlak, cascavlak görünürler.
Şirinlikleriyle, iyi sırıtmalarıyla muhataplarının çabucak gözlerini boyarlar.
Ancak iş çıkarmada yetersizdirler. Arkadan da dökülen Hacı Murat 124
gibidirler.
İşte
bunlar da 745. Türk Dil Bayramı’nın kendiliğinden mağluplarıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder