24/12/2018

Talat Amca’sız Bir Yıl

Son görüşmemiz ameliyata gitmeden bir gün önce idi. 25 Kasım 2017 Pazar günü de Ankara’ya gitmişti. Birlikte son fotoğrafımız ise 3 Kasım 2017’de çekilmiş. Konu, çoğunlukla olduğu gibi Divân-ı Yunus Emre Karaman Nüshası olmuş.

Ve 14 Aralık’ta girdiği ameliyat masasından kalkamayarak 24 Aralık Pazar günü bizleri yalnız bırakıp ebedi yurduna yolculuk etti. Talat Amca, birçok kimlik ve değeri de üzerinde taşıyordu. Yunus Emre Tekkesi son şeyhinin en büyük erkek torunu olarak Yunus Emre’yi en üst düzeyde temsil etti. Kişiliğiyle, ilmiyle, icraatlarıyla. Yunus Emre gibi dost doğru oldu. Doğruluğu dürüstlüğü tavsiye etti.

Ayrıca geçmiş ile aramızda bir köprü olarak bir canlı tarih; Karaman’ın yaşayan hafızası idi.  Ve Talat Amca tüm yaşadıklarını bildiklerini kendisiyle alıp götürdü. Tabi gök kubbede hoş seda ile yerini alan yazıları ve kitapları dışında. Talat Amca’nın gidişiyle geçmiş ile bağımız kopmuş gibi oldu. Çocukluk, gençlik ve yetişkinlik döneminin büyükleri Osmanlı tebaasındandı. Ve onların aktardığı kültürle yetişmişti. Şimdi âşıklar kahvesini, Yunus Tekkesini, dede oyununu, ilk otobüsü, ilk elektriği, ikinci dünya savaşı hallerini, süvari alayını, istasyon pikniklerini, eski sinemayı, kızlı kahveyi, sazlı kahveyi anlatacak kimseler yok.

Gölgesinde herkesin huzur ve güven bulduğu ulu bir çınardı, Talat Amca. Dost haneye dönüştürdüğü dükkânının kapısından çevirdiği bir insan görülmemiştir. Dilencisinden esnafına, bilim adamından, valisine; her gelen hanesinde rahatça oturur, eğretilik hissetmezdi. Öyle ki kendisinden altı yedi yaş büyükler bile Talat Amca’ya daha büyük gibi davranır; Talat Amca da onları kardeşi gibi görürdü. Çünkü akılca başça Talat Amca daha olgun daha bilgili görünürdü. Öyleydi de!  İlişkilerinde asla kabalık ve bayağılık yoktu.

Tam bir yıl geçmiş, Talat Amca’sız. Her ne kadar kalabalık olsa da sokağına düşen ıssızlık kalkmıyor. İnsan duramıyor, bekleyemiyor orada. Yabancı bir mekâna uğramış gibi oluyor.

Bu bir yıl içinde herkese nasip olmayacak biçimde üç önemli etkinlikle anıldı, Talat Amca. Öncelikle 7 Ocak’ta Ziya ve Rıza abi kendisine bir hatimli bir anma programı düzenledi. Bu programa Talat Amca’ya düşkünlük derecesinde yakın olan dostları ve sevdikleri katıldı.

İkinci önemli etkinlik ise yaklaşık 30 yıllık sarrafiyesinin müze/anı evine dönüştürülmesi projesi oldu.  12 metrekarelik dükkâna Talat Amca’yla özdeşleşmiş yazılı belge, fotoğraf, plaket, kitap ve şiirlerinden oluşan koleksiyon; oğulları Ziya ve Rıza abi tarafından sığdırıldı. Müzenin açılışı 12 Mayıs’ta sicim gibi bir yağmur altında oldu. Açılışa şehir içi ve dışından Talat Amca’nın birçok seveni ve dostu katıldı. Sinema ve müzik sanatçısı Gülsen Tuncer ve öykücü Feyza Hepçilingirler, onur konukları idi.

Talat Amca için yapılan son etkinlik Ankara Karamanlılar Derneği Türk Sanat Müziği Korosunun Yunus’ca Ezgiler konseri oldu. Konserin öyküsü yine Talat Amca ile başlıyor. Ziya Duru’nun anlattığına göre ameliyatta girmeden iki gün önce 12 Aralık’ta Veli Bozkır, Talat Duru, Ziya Duru ve Rıza Duru hastanede görüşürler. Veli, Karaman’da da Yunus adına bir şeyler yapın, diye bir istekte bulunur, Talat Amca. Ve Talat Amca’nın son isteği Sayın Veli Bozkır tarafından bir vasiyet olarak kabul edilir. Veli Bozkır, Bu konser için koronun yazdan beri çalıştığını söyledi, sunuş konuşmasında. KMÜ’nün 1000 kişilik konferans salonu, tıka basa doldu. Konser öncesi Rıza Duru’nun hazırlattığı Talat Duru belgeseli izleyici duygulandırdı. Yunus ilahileri koro ve solistlerince harika biçimde seslendirildi, yorumlandı. Konserin en anlamlı anı, Talat Amca’nın bir şiirinin bestekârı Hüseyin Soysal tarafından seslendirilmesiydi. Ankara Karamanlılar Derneği TSM Korosunun asıl verdiği mesaj; Karaman’da profesyonelce ve üst düzey bir etkinlik nasıl gerçekleştirilirin cevabı idi.

Ve Ziya ve Rıza abi; Talat Amca’nın aramızdan ayrılışının yıl dönümüne hatimli ve yemekli bir anma toplantısı düzenledi. Toplantı tam da Talat Amca’nın isteyebileceği biçimde gerçekleşti. Çünkü sağlığında Talat Amca’nın etrafında birleşenler bir kez daha ama Talat Amca’sız toplandı. İhsan Duru, Ahmet Küçükcicibıyık, Mehmet Arı, Vehbi Uysal başta -adlarını bilemediklerimin ve sayamadıklarımın hoşgörüsüyle- çoluk çocuk, yeğen, gelin ve damatlar yine onun salonunda hazır bulundu.

Talat Amca’sız gönül direğimiz yıkık; kalbimiz buruk.

Ruhun şâd, mekânın cennet olsun Talat Amca!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder